Kırgınım en sevdiklerime
Neden bırakıp gittiler beni
Oysa ki daha ne çok yaşanılası güzellik varken
Neden hüzün girdabına gark ettiler beni..
Kırgınım hayat dediklerine
Sevdiklerimi elimden alıp bir bir
Yalnızlığa mahkum ettiği için beni
Şimdi ne bassam yaralarıma
Tütün mü, yoksa kırık bir ezgi mi
Ne çare olur ki hüznüme
Duvarlarına yazı yazmak mı bu şehrin en beterinden
Haykırmak mı, bağırmak mı
Bedenine dokunamadığım sevdiklerimin
Toprağına el sürmek ya da çiçek ekmek mi
Kırgınım artık, yaralıyım, yaram derin
Kör bir bıçak saplandı yüreğime
Çiçeklerim soldu, tomurcuk tutmaz artık
Sulasam, gübrelesem ne çare
Dahası yok, yeter artık gelmeyin üstüme
Sığabilir miyim artık bu şehre
Gitsem mi acep alıp başımı uzak diyarlara
Bir hırka, bir lokma ile düşsem mi yollara
Garba mı, şarka mı, yahut doğduğum topraklara mı
Neresi, ne dindirir acımı
Hangi umman söndürür yangınımı
Kırgınım, sessizim, sebepsiz kaldım
Mecalsiz kaldı dizlerim, dizelerim
Dahası boş artık
Doldurup çilemi, vademi beklerim
Sessizlik çekerim içime her özlediğimde
Vedalaşıp tüm dostlarımla
Ben de bu dünyadan çeker giderim.
Şehirli Ozan
